Uzman Klinik Psikolog Kübra Eriş 0533 373 81 23
btl_numb@hotmail.com
GECE TERÖRÜ
22/05/2017
GECE TERÖRÜ
Gece terörü; "Parasomnia" uykuda korku olarak tanımlanır ve uyku bozuklukları grubunda yer alan anormal uyku örneklerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Genellikle 5-7 yaş arasında daha sık görülmektedir. Genetik, nörolojik sebeplerin yanı sıra psikolojik nedenlere bağlı ortaya çıkar. Gece terörünün her zaman psikolojik nedenlerle ilişkilendirilmesi doğru değildir. Ancak kaygılı mizaç özelliklerine sahip olan, travmatik bir olay sonrası hassasiyeti artmış olan, yoğun ayrılık kaygısı yaşan çocuklarda daha sık şekilde görülmektedir.
Tipik bir atakta çocuk oldukça ürkmüş şekilde yatağa oturarak aniden çığlık atabilir, ardından inilti benzeri küçük sesler çıkararak belirgin korku, çarpıntı, hızlı nefes alıp verme, terleme gibi belirtiler yaşayabilmektedir. Kıyafetlerini çıkarabilir ve değişik el kol hareketleri yapabilir. Yatağı ve yatak odasını terk etme davranışları geliştirebilmektedir. Ataklar tekrarlayıcı şekilde, genellikle uykunun ilk kısımlarında ortaya çıkar. Yaklaşık 20 saniye ile 5 dakika kadar sürebilirken, 15 dakika içinde çocuk tam bir uyanıklık olmaksızın yatışır ve kendiliğinden uykuya dalar. Çocuk atak esnasında ve sonrasında çevreyle ilişkisiz bir haldedir ve sabah uyandığında yaşadığı atağı genellikle hatırlamamaktadır. Genellikle gecede bir kez görülen ataklara uykuda konuşma, iç çekme, iniltiler de tabloya eşlik edebilmektedir.
GECE KORKUSU-GECE TERÖRÜ ARASINDAKİ FARKLAR
Gece korkusu ile gece terörü arasında bazı ayrımlar bulunmaktadır gece korkusunda çocuklar ağlamaktadır. Gece teröründe ise çığlık atarak derin uykularından uyanma durumu sözkonusudur. Aşırı korkan çocuk, neden korktuğunu bile anlatamamaktadır. Sabah olduğunda gece yaşananlara dair hiçbir şey hatırlamamaktadır. Ortalama yedi yaşından sonra ise bu oranın azaldığı bilinmektedir. Özellikle çocuk derin uykusundan zıplar gibi uyanıyor ve çığlık içinde ağlamaya başlıyorsa; hemen biyolojik incelemelerin yapılacağı kişi ve kurumlar ile iletişime geçilmelidir. Gece terörünün, kabustan farkı rüya ile ilgili olmayışı ve uyku evreleri arasındaki geçiş sorunlarından kaynaklanmasıdır. Bunun çocuklarda görülmesinin nedeninin ise uyku bu dönemde tam olgunlaşmadığı için, beynin hafif uykudan derin uykuya geçişi kolay yapamamasıdır.
ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN GECE TERÖRÜNÜ NELER TETİKLER ?
Uykusuzluk, aşırı yorgunluk, yüksek ateş, doğacak kardeşe ait tedirginlikler, çocuğun yaşadığı bir travma, okul stresi, anestezi etkisi, psikolojik sebepler ,yaşam zorlukları , antibiyotik gibi ilaç kullanımı, alıştığı yerden farklı bir yerde uyuma çocukta gece terörü sürecinin oluşumunu hızlandıran faktörlerdendir. Sosyal ve Ailevi Faktörler olarak ta İlk üç aydan sonra çocuğun uyku paterni çevre faktörlerinden daha çok etkilenmeye başlamaktadır ve Anneden ayrı düşme ile çocuklardaki uyku bozukluğu arasında bağlantı bulunmaktadır.Bebeklik çağında uyku bozuklukları genellikle ayrılık sıkıntısının bir belirtisidir . ATAK SIRASINDA ANNE BABALARI NASIL DAVRANMALIDIR?
Anne ve babanın sakin kalması ve çocuğa karşı endişeli yaklaşım ve tutumlardan uzak olmaları gerekmektedir. Çocuğun yatak odasında güvenlik tedbirleri alınmalı, ve geçirilen atak sırasında çocuğun kendisine zarar gelmesini engelleyecek şekilde ona hâkim olmak gerekir.2-3 aydan daha uzun süren tablolar için bir nörolog ve psikiyatri uzmanının yardımını almak gerekmektedir. 0533 373 81 23 KAYNAKÇA : Acıbadem hayat Kayaoğlu, Mehtap (psikolojik danışman &psikoterapist) Çocuklarda uyku sorunu makale |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
PSİKOTERAPİ NEDİR? PSİKOTERAPİST KİMDİR? - 22/05/2017 |
PSİKOTERAPİ NEDİR? PSİKOTERAPİST KİMDİR? |
OTHELLO SENDROMU (PATOLOJİK KISKANÇLIK) - 22/05/2017 |
OTHELLO SENDROMU (PATOLOJİK KISKANÇLIK) Kıskançlığa dair ciddi bir patoloji olan bu sendrom için halk arasında adeta damarlarından kan yerine kıskançlık |
ÇOCUKLA KALİTELİ VAKİT GEÇİRMEK - 15/05/2017 |
OCUKLA KALİTELİ VAKİT GEÇİRMEK Çocuklar da bizler gibi, belirsiz bir zaman içinde, belirgin bir geleceği yaşarlar. Zihinsel hayatları da, idrak edebilme ve farkındalık becerisinin gelişmesiyle ilerler. |